26 Temmuz 2010 Pazartesi

sıkıldım.ve üşenmedim tüm blogumu teek tek taşıdım.orda dewam edicem. bakınız link de werdim http://escapeinmoonlight.tumblr.com
uyurken hep burnum kaşınır.ve ben elimi kaldırmaya üşendiğimden ya da elimi kaldırınca uykumun kaçacağını düşündüğümden burnumu buruşturarak, daha da tatmin olamazsam yastığa sürerek kendime aslında daha büyük eziyet weririm.we bunu her gece yapmaya başladım.ta ki hawuzun kenarına -sen ne tatlı şeysin gel seni şöle 1 öpiyim- diyerek burnumu kırma girişiminde bulunduğuktan sonraki gece de bunu yapmaya kalkışana kadar.

22 Temmuz 2010 Perşembe

1 bardak viski.üzerine sütsüz şekersiz nescafe.çok iyi geldi.ne zamandır gelmesini beklediğim ilham da buymuş.oh.

mmm

yerim ama azını yüzünü.
özledim

21 Temmuz 2010 Çarşamba

enteresan hobilerim olduğu doğrudur.

küçükken karıncaları toplardım.
onlar için yaptığım kavanozda yol yapışlarını izlemek huzur vericiydi. kavanozumu sallayıp tüm karıncalarımın ölmesine neden olan çocuğa hala büyük öfke duyarım.
bu arada karıncaların boğulmadığını biliyomuydun?
burun deliklerinden su giremediği içi sadece baygınlık geçirirler. böyle 1 bilgim vardı paylaşiyim istedim.
zaten bu karınca mevzusu nerden aklıma geldi onu da biliyor diilim.

20 Haziran 2010 Pazar

Riva Rhebas Hotel

hoş bi yer oldu .baya hoş.eğlenceli.gidilesi.





5 Haziran 2010 Cumartesi

boş













































ewet sadece -boşluk- war şimdi.